20 Haziran 2025 Cuma

Türkiye Geneli; 22 Eylül 2017 Cuma Hutbesi;

Türkiye Geneli; 22 Eylül 2017 Cuma Hutbesi;

Cumanız Mübarek Olsun, Hayırlı Cumalar Bu Hafta Cuma Hutbesi

BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM: 

RAHMÂN VE RAHÎM OLAN ALLAH'IN ADIYLA

Cumanız Mübarek Olsun Aziz Kardeşlerim! 

Yüce Rabbimiz, Kur'an-ı Kerim'de bizlere kendisine sadakatimizin ifadesi olan bir cümle öğretmiştir. Bu cümle, "Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla" anlamındaki besmeledir. 

Aziz Müminler!

Besmele, tıpkı kelime-i şehadet gibi, kelime-i tevhid gibi Din-i Mübin-i İslam'ın sembollerinden biridir. Besmele, Rabbimizin, bizleri her an gördüğü, murakabe ettiği bilinciyle yaşamanın tezahürüdür. O'nun bize şah damarımızdan daha yakın olduğu gerçeğinin ilanıdır. Allah'a dayanıp güvenmenin, teslimiyetin, O'nun engin rahmeti ve merhametine sığınmanın adıdır besmele.

Kıymetli Kardeşlerim!

Yüce Rabbimiz, Kur'an-ı Kerim'i "Yaratan Rabbinin adıyla oku!"buyurarak göndermiştir insanlığa. Bu ilahi emir, aslında bütün ömrümüzüAllah'ın adıyla yaşamamız gerektiğine dair önemli bir mesajdır. İşte bu yüzdendir ki; söz ve işlerimizin evvelinde "Bismillâhirrahmânirrahîm" diyerek Rabbimizden istikamet üzere olmayı ve kalmayı niyaz ederiz. O'nu zihnimizle, kalbimizle, dilimizle zikretmiş oluruz. Hâsılı Allah'ın rızasına Allah'ın adıyla yol alırız. 

Muhterem Müslümanlar!


Besmelenin müminin hayatındaki anlamını idrak edebilmek için Peygamberimizin yaşantısına bakmak gerekir. Resûl-i Ekrem (s.a.s), 
 "Allah'ım! İsminle yaşar, isminle can veririm."duasını kendisine şiar edinmiştir. Her yeni güne Allah'ın adıyla başlamış, Allah'ın adıyla gününü tamamlamıştır.  "Rabbim! Senin isminle sana tevekkül ettim. Güç ve kuvvet sadece Allah'tandır."diyerek evine besmeleyle girmiş, evinden besmeleyle çıkmıştır.Peygamberimiz, her bir işi ve kısacık ömrü için besmeleyi bereket vesilesi kılmıştır.

Kardeşlerim!


Kaynağını Resûlullah Efendimizin örnekliğinden alan medeniyetimiz, besmeleyle ilmek ilmek örülmüştür. Bu medeniyette gözler, dünyaya besmeleler eşliğinde açılır. Anne-babalar, çocuklarına öncelikle Allah'ın adını öğretir. İbadetlerimiz, besmele çekilerek eda edilir. Kitaplar, onunla açılıp okunur. Eller, duaya onunla kaldırılır. Hastalıklardan Allah'ın ismiyle şifa niyaz edilir. Hayatın türlü dert ve sıkıntıları karşısında Allah'ın adına sığınılır. Hâsılı besmele, her hayrın anahtarıdır. Resul-i Ekrem (s.a.s)Efendimiz, bu hususu şu hadisiyle ifade etmiştir: "Allah'ın adıyla başlanmayan her söz ve iş bereketsizdir, sonuçsuzdur."

İlhamını bu hadisten alan Süleyman Çelebi de Besmelenin hayatımızdaki önemini şu dizeleriyle dile getirmiştir: 

Allâh adın zikredelim evvela 

Vacib oldu cümle işte her kula

Allâh adın her kim ol evvel anâ 

Her işi âsan eder Allâh anâ

Kıymetli Kardeşlerim!

Besmelenin kuşattığı bir beden, lisan-ı hal ile adeta şunu terennüm eder: Ya Rabbi! Sığınağım, dayanağım, ümidim yalnız sensin. Niyaz ve ilticamyalnız sanadır. Senden başka mabudum yoktur. Kula kulluk etmem. Senden başkasına asla boyun eğmem. Kalbimde senin sevginden daha fazla bir sevgiye yer vermem. Bu hayatı, bunca nimeti bana sen lütfettin. Ben de hayatımı senin adınla yaşıyorum. Sadece senin rızanı istiyorum. Senin adınla bu dünyadan göçmeye beni muvaffak eyle Ya Rabbi!

Aziz Kardeşlerim!

Öyleyse geliniz! Besmeleyle başlayalım her söz ve işimize. Dillerimizinbağını besmeleyle çözelim. Gönüllerimizin pasını besmeleyle silelim. Zihnimizi kötülüklere karşı besmeleyle koruyalım. Günahlara karşı bir kalkan, bir mağfiret limanı olsun Rahman ve Rahim olanın adı. Bereket vesilesi kılalım besmeleyi kazancımıza. Kalplerimiz, Allah'ın adıyla ülfet bulsun. Amellerimizin özüne giydirdiğimiz iyi niyet elbisesi olsun besmelemiz. Günlük hayatın sıkıntılarıyla bunalan yüreklerimize bir teselli, bir nefes olsun Rabbimizin ismi. Bismillahirrahmanirrahim ile açılsın iyilik ve güzelliklerin tüm kapıları. Şerre kilit olsun besmelemiz.

Değerli Müminler!

Hutbemi şu duayla bitirmek istiyorum: Ya Rabbi! Bizleri, senin isminle yaşayan, hayatına senin isminle anlam katan, emanetini senin isminle teslim edenlerden eyle!

HİCRET: KUTLU BİR YOLCULUK 

Cumanız Mübarek Olsun Aziz Kardeşlerim! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "İman edenler, hicret edenler, Allah yolunda cihad edenler, şüphesiz bunlar Allah'ın rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayan ve merhamet edendir."1 

Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: "Müslüman, elinden ve dilinden diğer müslümanların emin oldukları kimsedir. Muhacir ise Allah'ın yasakladığı şeyleri terk edendir."2 

Kardeşlerim! Müminler olarak dün hep birlikte Muharrem ayının ilk gününü idrak ettik. Hicri 1439 yılına girmenin heyecanını yaşadık. Bizleri yeni bir hicri yıla ulaştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun. Cennetten yeryüzüne adım atışımızla başlayan hicret hikâyemizin, cennette hitama ermesi niyazıyla hicri yeni yılınızı kutluyorum. Yeni yılın, İslam ve insanlık âleminin huzur ve kurtuluşuna vesile olmasını Yüce Mevlâ'dan niyaz ediyorum. Aziz Müminler! Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz (s.a.s.)'i, insanî erdemlerden ve kulluk bilincinden uzaklaşmış cahiliye toplumu hazmedemedi. Mekkeli müşrikler, kendilerine bir şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilen Merhamet Peygamberine akla hayale gelmedik baskı ve zulmü reva gördüler. Ona kucak açmak, onunla yeniden kendilerine gelmek yerine onu dışladılar, Onun hayatına kastettiler. Bu baskı ve şiddet ortamında İslam'ı yayma ve yaşama imkanı kalmadığını gören Peygamberimiz önce sahabeden bazılarını gönderdi, sonra da kendisi gitti fedakar insanların şehri Medine'ye. Kardeşlerim! İşte Allah Resûlü ve ashabının bu kutlu yolculuğunun adı hicrettir. Bu hicret, sıradan bir göç değildir. Hz. Ömer döneminde takvim başlangıcı kabul edilen hicret, Müslümanlar için bir milattır. Hicretle beraber İslam'ın yüksek hakikatleri Medine'den bütün yeryüzüne dalga dalga yayılmaya başlamıştır. Hicret, Müslümanlar için birçok dersler içermektedir. Her şeyden önce bu hicret, bir kaçış değil, yüce değerlerin yeryüzünde neşv-ü nemâ bulması için girişilen kutlu bir yolculuktur. Hicret; şiddetten merhamete, esaretten özgürlüğe gidişin adıdır. Allah'a itaatin, sadece O'na kul olmanın göstergesidir. Hicret, İslam davası uğruna anadan, babadan, evlattan hatta candan vazgeçişin, ibretli ve meşakkatli kıssasıdır. Hicret, yârını, diyârını, malını-mülkünü Allah için göz kırpmadan terk eden Muhacir ve onları bağırlarına basan3 Ensârın destanıdır. Bu destanda fedakârlık, kardeşlik, ahde vefa, birlik ve beraberlik, sevgi, saygı, paylaşma ve kucaklaşma vardır. Hâsılı hicret, Allah'a ibadete, insanî erdemlere, rahmet ve medeniyete gönlünü açanların azmi ve kararlılığı, bu değerlere kapılarını kapatanların ise hüsranıdır. Kıymetli Müminler! Resûlullah Efendimizin hadisi doğrultusunda asıl hicret, haram ve günahları terk ederek Yüce Allah'a teslimiyettir. Allah Resulüne gönülden bağlılığın, sadakatin, ümmet olabilme gayret ve samimiyetinin ifadesidir. Hicret, insanlık onurunu zedeleyen her türlü süflî duygu ve emellere sırt çevirmektir. Ulvî değerler uğruna mücadele etmektir. Hicret; bâtıldan, boş şeylerden, ömrü israf eden her türlü arzu ve istekten uzaklaşmaktır. Hakk, hakikat ve ahlak yolunda ilerlemektir. Yüce Mevlâ'nın yarattığı tertemiz fıtratımızı muhafaza edebilmektir. Şirkten, küfürden, nifaktan uzak durup, imana sadık kalabilmektir. Kardeşlerim! Hicret ahlakına sahip olmanın ölçüsü Allah'a kul, Rasulüne ümmet olma bilinciyle, yeryüzünde iyiliğin hâkim olması için gayret göstermektir. Sevgi, saygı, paylaşma, yardımlaşma duygusuyla, samimiyetle kardeşine, milletine, değerlerine gönülden bağlı olmaktır. Dolayısıyla İslam'ın bütün değerlerini istismar ederek, vatanına ve milletine her türlü hainliği yapanların, hicret kelimesinin arkasına sığınmaları beyhude bir çabadır. Böylelerinin, içine düştükleri acizliği, hicret kelimesini kirleterek müntesiplerine izah etmeye çalışmaları, hicret gibi ulvi bir kavramı istismardan başka bir şey değildir. Kardeşlerim! Geliniz! Bu mübarek saatte iyilik ve hayırlara hicrete, hakiki bir muhacir olmaya söz verelim. Salih ve sadık kul olmak, Muhacir ve Ensar kardeşliğini aramızda yeniden kurmak ve ilahi rahmeti tecelli ettirecek hicretlere koyulmak adına bu günümüzü milat bilelim. Peygamberimiz (s.a.s)'in öğrettiği şekilde, Allah'ın emrettiklerini yapıp yasaklarından uzak kalalım ve böylece bizler de hicret sevabına nâil olalım. Gönül yesribimiz, İslam'ın nuruyla erdemi, ahlakı, insaniyeti temsil eden tenvir edilmiş Medine olsun. Ne mutlu hayat yolculuğunu kutlu bir hicrete dönüştürebilenlere! Ne mutlu bu hicretin sonunda Allah'ın rızasına ulaşabilenlere! 

1 Bakara, 2/218. 

2 Buhârî, İmân, 4. 

3 Haşr, 59/9. 

Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Üye Girişi
Popüler Albümler
Hava Durumu
Namaz Vakitleri
İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı
Piyasalar
Altın Dolar Euro Bist
4.289,39 39,5727 45,5458 9.238,81