• İbrahim Şen
• iiiiiiiiiii
• Tüm Yazıları

1 Mayıs;

Evet; "1 Mayıs”. İşçinin, emekçinin bayramı.

Dünyanın her yerinde işçilerin, emekçilerin coşkuyla kutladığı “Emek Bayramı”.

1886 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde işçilerin “8 saatlik iş günü” için yaklandıkları gün, Bugün kazanılmış olan çalışma saati sınırlandırması için yapılmış büyük başkaldırıdır.

Ülkemizde “kurucu Meclis” ile pek çok demokratik yapı kurulmuş, çağdaş bir toplumun geleceği güçlendirilmiştir: Çağdaş, demokratik, emekten yana bir anayasa, Devlet Planlama Teşkilatı, İşçilerin sendikal hakları, grev ve toplusözleşme hakkı, İşverenlerin sendika kurma hakkı, Sağlık hizmetlerinin sosyalleştirilmesi...

Milletlerarası İşçi Kardeşliği Teşkilatı’nın 1889 yılında Paris Kongresi’nde “İşçilerin Ortak Bayramı” olarak kabul edilen 1 Mayıs, dünyada olduğu gibi Ülkemizde de herkes tarafından kutlanmaktadır.
Ülkemizde 1923 yılında ilk kez resmi olarak kutlanmasına rağmen bu kutlamalar belli aralıklarla sekteye uğramıştır. Milli Güvenlik Konseyi tarafından 12 Eylül döneminde resmi tatil olmaktan çıkarılan 1 Mayıs, 2009 yılında “Emek ve Dayanışma Günü” olarak tekrar resmi tatil ilan edilmiştir. 
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde 1 Mayıs artık sorun ve kargaşanın yaşandığı bir gün olarak değil; çalışma hayatındaki sorunların tümüyle masaya yatırıldığı, dile getirilen bütün çözüm önerilerinin ve taleplerin değerlendirildiği bir anlayışla, birlik ve beraberlik içinde kutlanmalıdır. 
Milletimizin geleceğe refahla bakabilmesi için alın teri döken emekçilerimizin; maden ocaklarından, atölyelere, tarlalardan fabrikalara uzanan fedakârlık öykülerini Ülkemizin kalkınması için bir alt yapı olarak görmekte ve bu doğrultuda adımlar atılmalıdır. Şüphesiz bu öyküleri ilmek ilmek işleyen emek kahramanları da yarınlarımızın inşası için gerekli olan inanç ve azmi en büyük ölçüde göstermelidir. Bu azmin bizlerde uyandırdığı sorumluluk ile; emekçimizin alnındaki ter kurumadan hakkını alması, insan onuruna yaraşır şekilde yaşaması ve çalışma hayatında karşılaşacağı risklerin en aza indirilmesi için gerekli hassasiyeti ve önemi gösterilmelidir. Adaletli, katılımcı, uzlaşmacı ve teşvik edici bir bakış açısıyla işçi kardeşlerimizin emeğini korumalı ve sendikal hareketlerinin destekçisi olunmalıdır.
Ülkemizin büyümesi, ilerlemesi ve hedeflerine ulaşmasında önemli pay sahibi olan çalışan halkın ve özellikle işçi kardeşlerimizin; tüm dünyada birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak kutlanan, demokratik ve barışçı yollarla hak aramanın simgesi olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum.

İbrahim Şen